Dijital Medya

Bir Ürün Üzerine Pazarlama Stratejisi Nasıl Oluşturulur?

Pazarlama ve Marka Yönetimi Yüksek Lisans Programı’nın ilk döneminde stratejiler üzerine oldukça yoğun çalıştık. Neredeyse tüm dersler için final makalelerini bir pazarlama stratejisi oluşturmak üzerine kurguladık. Genel olarak bir ürün, bir durum ve bir sorun karşısında oluşturduğumuz pazarlama stratejileri için yaptığımız yoğun araştırmalara ben de bir katkı sağlamak istedim. Bize bir ürün verildiğinde ve belirli teoriler çerçevesinde bir pazarlama stratejisi oluşturmamız istendiğinde bunu nasıl yaparız? Bir kahve üreticisi olduğumuzu düşünerek, ”soğuk kahve” ürünü özelinde bu durumu aşağıdaki gibi inceleyebiliriz. Not: Aşağıdaki örnek ve detaylı açıklamalar Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Pazarlama ve Marka Yönetimi Yüksek Lisans’ında final makalemden cümleler içerir. Litaretüre kayıt edilmiştir. Eğer bir ödev için araştırma yapıyorsanız, buradaki açıklamaların aynısını aldığınız an intihalden kalırsınız. Şimdiden uyarayım 🙂 Ancak sizden beklenen yaklaşık olarak böyle bir bakış açısıdır. Vize ve final makalelerimin ikisinde de 100 aldım. Stratejinizi oluştururken aşağıdaki örnekleri inceleyebilir, bu örnekler üzerinden kendi özgün stratejinizi oluşturabilirsiniz. Örnek 1:…

Dijital Dönüşüm

Yeniye, değişen düzene ve gelişen teknolojiye ayak uydurma karmaşasının arasından doğan dijital dönüşüm kavramı, özünde yaratıcılığı ve inovasyonu merkez alan bir süreçtir. Özellikle pandemi döneminde toplumsal yapının dijital bilgi ve teknolojilere olan ilgisi bu süreci hızlandırdı ve neredeyse tüm sektörler dijital dönüşüme uyum sağlamaya başladı. Peki aslında çok uzun süredir gündemde olan bu kavram günümüzde neden bu kadar önemli hale geldi? Dünya teknolojinin ışığında hızla değişiyor ve gelişiyor. Artık her türlü bilgiye ve ürüne tek tıkla ulaşabiliyor ve hayatımızı kolaylaştıran bu dijitalleşme sürecini benimsiyoruz. Bugün dijitale uyum sağlayamayan herkes teknolojinin ve yeninin gerisinde kalıyor. Dijitalleşme bireysel olduğu kadar kurumsal ve sektörel alanlarda da yeniliğe kapı araladı. Artık hepimiz mobil uygulamaları kullanıyor, e-ticaret sayesinde kolayca istediğimiz her şeye ulaşıyor ve sosyal medyada gördüklerimizi hayatımızda uyguluyoruz. Bu üretim ve tüketim ağına gelen dijital dokunuş, tercihlerimizden yaşam tarzımıza birçok gelenekselleşmiş davranışımızı değiştiriyor ve yeniye adapte olmamıza olanak sağlıyor. Dijitalleşme ile birlikte tüketici davranışları…

Sosyal Medya Reklamları 1 Ocak’ta Yasaklanıyor! Peki Şimdi Ne Olacak?

Bizim “Sosyal Medya Yasası” olarak bildiğimiz 7253 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” 1 Ekim 2020 itibarıyla yürürlüğe girdi. Bu kanun kapsamında sosyal ağ sağlayıcılarına (Kullanıcıların internet ortamında sosyal etkileşim amacıyla metin, görüntü, ses, konum gibi içerikleri oluşturmalarına, görüntülemelerine veya paylaşmalarına imkan sağlayan gerçek veya tüzel kişiler) çeşitli yükümlülükler getirildi. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun sosyal ağ sağlayıcılarına “temsilcilerini belirlemeleri” için tanıdığı üçüncü uzatmalı süre 1 Ocak 2021 tarihinde bitiyor. Eğer sosyal medya platformları 1 Ocak 2021 tarihine kadar resmi temsilciler belirleyip bildirmezse, BTK bu platformlara reklam verilmesini yasaklayacak. Sosyal Medya Yasası Maddeleri Türkiye’de günlük erişimi 1 milyondan fazla olan yurtdışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcılarının, en az 1 kişiyi Türkiye’de temsilci olarak belirlemesi gerekiyor. Bu kişinin iletişim bilgilerine, kolayca görülebilecek ve doğrudan erişilebilecek şekilde internet sitesinde yer verilecek. Yükümlülüklerini yerine getirmeyen sosyal ağ sağlayıcılarına 10 milyon…

Türkiye’de İnternet ve Sosyal Medya Kullanımı Verileri | 2020

Herhalde en dijital yılımızı geride bırakıyoruz.. 2020, Covid-19 Pandemisi ile her şeyi dijital üzerinden yürütmek zorunda kaldığımız, zamanımızın büyük çoğunluğunu sosyal ağlarda geçirdiğimiz bir yıl olarak akıllara kazındı. Hal böyle olunca, geçen yıllara oranla internet ve sosyal medya kullanımı istatistikleri de değişti. We Are Social her yıl sosyal ağ kullanımından mobil ödemelere, e-ticaret pazarından sosyal medya reklam harcamalarına kadar küresel birçok detaylı metrik yayınlıyor. Ben Lisans Tezimi yazarken de birebir We Are Social’ın verilerini baz almış ve araştırma sorularıma karşılık varsayımlarımı bu veriler doğrultusunda sunmuştum. En dijital yılımız 2020’yi sektörel bazda değerlendirirken de  We Are Social’ın Digital 2020 Raporu’na göz atmakta fayda var. We Are Social Digital 2020 Raporuna göre Türkiye’de İnternet Kullanımı Verilerinde Öne Çıkan İstatistikler Türkiye’deki 16-64 yaş arası kullanıcıların mobil internet kullanımı günde 4 saat. Mobil internet kullanımında harcanılan zaman ile Türkiye dünya ortalamasının üstünde. Türkiye’nin bu yıl internet penetrasyonu (İnternet’i kullanan nüfusun genel nüfusa oranı) %74…

Sosyal Medya Kullanma Kılavuzu

Dikkat! Değerli okuyucular, Sosyal Medya Uzmanınız konuşuyor. Bu yazı, hayatınızın vitrini olan sosyal medya hesaplarınızı düzenleyebilmeniz, popülere ayak uydurabilmeniz ve flört ihtimallerinizi sanal imajınız nedeniyle kaybetmemeniz için hazırlanmış bir kılavuz niteliğindedir. Öyle bir devirdeyiz ki, artık her şeyimiz dijital! Hayatımızın büyük bir kısmını dijitalde paylaşıyor, biriyle tanıştığımız ilk an sosyal medya hesaplarını aratıyor, hatta artık yeni birileriyle tanışmak için doğrudan sosyal medyayı kullanıyoruz. Peki hiç düşündünüz mü, artık herkesin mutlaka katılım sağladığı bu platformlarda nasıl gözüküyoruz? Bazılarımızın daha fazla takipçisi varken ve bunlar günden güne artarken, bir kısmımız neden sosyal medyanın etkileşimsiz mezarlığına gömülmek zorunda kalıyor? İşte bu yazı da tüm bunlara yanıt verecek, ve son cümle bittiğinde sosyal medya hesaplarınızı en cool şekline getirmiş olacağız. En Baştan Başlayalım: Sosyal Medya’nın Dinamikleri Şimdilerde bağımlılık konusuyla oldukça eleştiri toplasa da, bugün haber takibi yapmak için Twitter’ı, en güzel anlarımızı yayınlamak için Instagram’ı kullanıyorsak, günümüzün büyük bir kısmını bu platformlarda harcıyor ve…

Bir Belgesel Drama: The Social Dilemma

Dijital medyanın arka yüzünde çalışan biri olarak belgesele bir başka bakış açısı getirecek olsaydım, hele bir de bunu Dünya’nın en çok izlenen online platformunda yayınlasaydım, herhalde Sosyal İkilem’den daha yaratıcı bir içerik ortaya koyamazdım. Belgesel kültürü olmayan bir insan olmama rağmen Netflix’in ilk 10 listesine aniden düşen ve zirveye yerleşen bu yapımı merak etmekten kendimi alamadım. Mesleki bir yönlendirme düşüncesiyle izlemeye başlamış olsam da, bu kadar etkili bir içerikle karşılaşacağım doğrusu aklımın ucundan bile geçmezdi. Netflix: Sosyal İkilem (The Social Dilemma) İncelemesi Sosyal İkilem, orijinal adıyla The Social Dilemma, 9 Eylül 2020 tarihinde belgesel drama türünde, Netflix’te yayınlandı.1 saat 34 dakikalık yapım, En İyi Haber ve Belgesel dalında Emmy ödülü kazanan Buzun Peşinde’nin yönetmeni Jeff Orlowski imzası taşıyor. Yapımcılığını Larissa Rhodes’in yaptığı Sosyal İkilem’in senaryosunu ise Davis Coombe, Vickie Curtis ve Jeff Orlowski gibi isimler üstleniyor. Belgeselde günümüzün en önemli sosyal medya ve dijital teknoloji devleri Google, Twitter, Instagram, Apple,…

Üniversitenin Ardından | İş Hayatı

Üniversite hayatının bir parçasında, belirli bir karar mekanizması odağında kendinizi mezun olduktan sonra yapacaklarınızla ilgili sorgulamaya başlıyorsunuz. Genellikle bunun lise son sınıfta bölüm seçerken, yapmak istediği mesleğe karar verme olarak algılayanlar olsa da ben 2 üniversitelik tecrübemle bunun yanlış bir düşünce olduğu kanaatindeyim. Asıl kararınızı, seçtiğiniz bölüme adapte olup olamadığınızda ya da ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumu net bir biçimde gözlemlediğinizde veriyorsunuz. Ben kendimi bildim bileli, İletişim Fakültesi diye yanıp tutuşan bir insandım. Yazmak, okumak, konuşmak, göz önünde olmak ve kendimi ifade etmekte daha özgür olduğuma inanan bir parçamla üniversite hayatımı bu yönde çizmek istedim. Bu noktada kendimi tanıdığıma ve karakterimi iyi analiz edebildiğime inanıyorum. Çünkü ne okuduğum bölümden ne de şu anda yapmakta olduğum mesleğin getirilerinden pişmanlık duymadım. Çevremden gördüğümün aksine ben, seçimimin sonuçlarından mutluluk duydum. Bu belki biraz şansla, biraz hırsla alakalıdır, inanın bilemiyorum.  Mesleğime karar verme sürecim çok uzun sürdü diyemeyeceğim. Lisans eğitimimde Yeni Medya ve Gazetecilik…

Dijital Pazarlamada Bugün : Sosyal Medya 101

Üniversitenin başında meslek seçimime karar verişimin ardından piyasada okumaya ve yorumlamaya değer gördüğüm tüm dijital pazarlama ve sosyal medya kitaplarını satın almaya başladım. Her şeyden öte sosyal medyanın öncelikle yorumlamaya dayalı bir platform olduğunun ve çabuk tükenen içeriklerin yerine yenilerinin gelişini gözlemlerken hedef kitlenin bu içeriklere yaklaşımlarını ve bunun pazarlamaya yansıma şekli hakkında fikir sahibi olmak için bu kitapların faydalı olabileceği görüşündeyim. Bu dönem Üsküdar Üniversitesi bünyesinde aldığım Dijital İçerik Üretimi ve Yönetimi dersi kapsamında bu yazıyı kaleme alıyorum. Hem dersi daha iyi yorumlamamı sağlayacak hemde üzerine düşünüp fikir yürütebileceğim bir konu seçmek istedim. Bu nedenle bu yazıyı Murat Kahraman’ın ilk baskısını 2010 yılında yaptığı Sosyal Medya 101 kitabı hakkında görüşlerimi belirtmek amacıyla yazıyorum. Sosyal medya ve dijital içerik üretimi üzerine ilk okuduğum kitap olarak bende ayrı bir yere sahip olan Sosyal Medya 101 , benim sandığımın üzerine piyasada görebileceğiniz diğer yeni medya içerikli kitaplardan biraz farklı. En azından ben…

Sosyal Medya Psikolojisi: Banu Berberoğlu

Son zamanlarda sıkça sosyal medyada ‘Banu Berberoğlu’ videolarına denk gelmişsinizdir. Çektiği vlog videolar ile birlikte, bir yıldır faaliyet gösteren bir youtuber. Aslında buraya kadar her şey o kadar normal ki, Trabzon’dan bir kız çıkıyor ve video çekip kanalına yükleyerek kendini mutlu hissediyor. Ancak gelin görün ki, twitterda videoların keşfedilip alıntılanması ile birlikte gelen yorumlar o kadar acımasız ki bu kin, bu nefret neden diye soruyorsunuz kendi kendinize. Kendi halinde video çekerek kanalında paylaşan bir kıza, sevgilisiyle birlikte çektiği videolar aracılığıyla o kadar çok yüklendiler ki, eleştiriler, dalga geçmeler bir anda o kadar çok yayıldı ki oturup bu nefretin ortaya çıkış sebeplerine dair görüşlerimi paylaşmak istedim. Youtube, profesyonelliğin ve içerik üretiminin o kadar yoğun yenilendiği bir platform ki, maalesef ‘düşünce özgürlüğü’ kavramının insanlara hakaret etmemize de müsade ettiğine inanarak hareket etmeye başladık. Olay çok basit, Banu Berberoğlu kendi dünyasını anlattığı videolarıyla bu platformda var olmaya devam ederken bir anda ‘trol’ konusunda…

Navigate