Yazılamayanları Yazma İsteği
Bazen böyle deli gibi yazmak istiyorum. Tam anlamıyla sokak ağzıyla, ne var ne yoksa sayıp dökmek, isim vererek yaşadıklarımı olduğu gibi aktarmaya hasret kalıyorum. Pucca’nın daha sadece blogger olduğu, olan biteni takma isimlerle yazdığı zamanlardan bu yana başına gelenleri tüm yanlışlarına ve baskıcı bir topluma rağmen olduğu gibi kaleme alan bir sürü bloggerla karşılaştım. Özel hayatlarını korkusuzca yansıtıyorlar ya satırlarına bazen gerçekten imreniyorum. Cesaret işi çünkü. Kim ne söyler diye düşünmeden, olduğu gibi her şeyi internet gibi kabus bahçesi bir ortamda yayınlamak baya deli işi. Günlükler öyle değil mesela küfür ede ede içinden geldiği gibi her şeyi yazabiliyorsun. Hani sadece kendine sakladığın sırların, kimsenin bilmediği hiç olmamış saydığın anıların ya da sadece sana özel, seninle alakalı duyguların. Bu insanlar her şeyi, hepsini bire bir döküyorlar bu satırlara, okurken kahkalarla gülüyorsun, şaşırıp kötülüyorsun ama okuyorsun işte. Öyle ya da böyle çekiyorlar seni kendilerine. Bir ara öyle bir şey denemek istemiştim. Hani…