Mayıs 2019

2 Posts Back Home
Showing all posts made in the month of Mayıs 2019.

Zira Burası Benim Gökyüzüm 9 yaşında!

Merhaba! İlham Perisinin Kanatları’nda yayınladığım Veda Mektubu’ ndan beri yazdığım en duygu dolu yazı olacak sanırım. Ben bu yazının her satırına birer damla gözyaşı akıtıyorum. Gururdan mı, mutluluktan mı yoksa geride bıraktığım bir avuç anıdan mı, bilmiyorum. Hatırlıyorum ama. Tıpkı şu anda olduğu gibi bilgisayarın klavyesinde gezinen küçücük ellerimi, tek tek bastığım harfleri sanki ‘dün’ gibi hatırlıyorum. Seneler önce ilk kez bugün, ben ilk yazımı yayınladım. Benden başka kimsenin zihninde yer etmemiş, belki 10 tıklanma sayısına bile erişmemiş bir yazı. 2 Mayıs 2010 tarihinde ‘Bu Benim Dünyam’ başlığı altında yayınlandı. Blogun ilk mail adresi, bu isimle açıldı. İlk kez kendimi o başlığın altında ifade ettim. Sayfayı yenileyip durduğumu hatırlıyorum. ‘Biri okusun, hadi biri okusun’ diye dua ederek. Sanıyordum ki, biri okuyacak ve ben kimin okuduğunu panelin istatistik kısmından göreceğim. Ne büyük bir heyecan. Türkçe öğretmenimin yazdığım kompozisyonu tahtaya çıkararak okutması ya da 23 Nisan’da Andımız’dan sonra kürsüde okuduğum iki kıtalık…

Beyaz Atlı Prens ve Mavi Sakal Aynı Kişiymiş / Netflix YOU

”Nasıl oldu da buraya düştün? Kendini bir battaniye gibi peri masallarıyla sarmalardın. Ama asıl soğuğu severdin. Mavi Sakal’ın karılarının cesetlerini keşfettikçe ürperirdin. Beyaz Atlı Prens ufak ayak parmaklarından cam ayakkabıyı geçirince tüylerin diken diken olmuştu. Biçilmiş kaftan. Ama okul bahçesinde, gerçek prensesler güz rüzgarlarında yanından süzülürdü. Zengin kızlarla arandaki uçurumu gördün. Ve peri masallarına inanmayı bıraktın. Ama hikayeler içine işlemişti, zehir gibi derinden. Beyaz Atlı Prens gerçek olsaydı, seni kurtarabilseydi.. Her şeyin adaletsizliğinden kurtarılmaya ihtiyacın vardı. Ne zaman gelecekti? Cevap, uçup giden anların içindeki acımasız bir iç çekişteydi. Sana şişko dediğinde Stevie Smith’in yüzündeki alaycı ifadede, Şükran Günü mutfağında sana dokunan Jeff amcanın elinde, olanları anlattığında babanın gözlerindeki suçlayıcı ifadede.. Vücudunu, kalbini açtığın erkek kılığındaki her çocuktan, canavarı prense dönüştüren sihre sahip olmadığını öğrendin. Hep sinir olduğun kızlarla çevreledin kendini. Güçlerini paylaşmayı umdun ve nefret ettin kendinden. Bu şekilde daha da küçüldün. Tam da ortadan kaybolabileceğini sandığın anda, o seni…

Navigate