Eylül 2020

2 Posts Back Home
Showing all posts made in the month of Eylül 2020.

Bir Belgesel Drama: The Social Dilemma

Dijital medyanın arka yüzünde çalışan biri olarak belgesele bir başka bakış açısı getirecek olsaydım, hele bir de bunu Dünya’nın en çok izlenen online platformunda yayınlasaydım, herhalde Sosyal İkilem’den daha yaratıcı bir içerik ortaya koyamazdım. Belgesel kültürü olmayan bir insan olmama rağmen Netflix’in ilk 10 listesine aniden düşen ve zirveye yerleşen bu yapımı merak etmekten kendimi alamadım. Mesleki bir yönlendirme düşüncesiyle izlemeye başlamış olsam da, bu kadar etkili bir içerikle karşılaşacağım doğrusu aklımın ucundan bile geçmezdi. Netflix: Sosyal İkilem (The Social Dilemma) İncelemesi Sosyal İkilem, orijinal adıyla The Social Dilemma, 9 Eylül 2020 tarihinde belgesel drama türünde, Netflix’te yayınlandı.1 saat 34 dakikalık yapım, En İyi Haber ve Belgesel dalında Emmy ödülü kazanan Buzun Peşinde’nin yönetmeni Jeff Orlowski imzası taşıyor. Yapımcılığını Larissa Rhodes’in yaptığı Sosyal İkilem’in senaryosunu ise Davis Coombe, Vickie Curtis ve Jeff Orlowski gibi isimler üstleniyor. Belgeselde günümüzün en önemli sosyal medya ve dijital teknoloji devleri Google, Twitter, Instagram, Apple,…

Müsaitseniz size aşık olabilir miyim?

Uzun zamandır yazışamadık, ee tabi bende durumlar bir hayli yoğun olduğundan yazdıklarımı düzenleyip yayınlamaya hiç fırsatım olmadı. Muhtemelen sitenin taslak kısmını görseniz, beni yayınlamadığım her yazı için küçümser bir eleştiriyle üzersiniz. Ama işte özel hayat, iş telaşı, kafa yoğunluğu derken kalemimden çıkan şeyler gözüme çok pasif görünmeye başladığından yayınlamak yerine kendime saklamayı tercih ettim. Ancak yazmadığım dönemde istatistiklerde yarattığınız değişim dikkatimi çekti. Neden bilmiyorum dönüp dolaşıp ‘Bir Tutam Aşk’ kategorisini okuyorsunuz. İflah olmaz bir aşk bağımlısı gibi yazdığım her yazıyı durup durup okuduğunuz için bu kategoriye bir güncelleme yapma zamanının geldiğini hissettim. Çünkü zaman geçiyor, ben değişiyorum, düşüncelerim farklılaşıyor. İki ay önce hissettiğimle şimdi düşündüklerimin arasında bile bir uçurum açılıyor. Günlük tarzı bir blog tutmanın olumsuz taraflarından biri de bu. Yıllar önce, o an hissettiklerinle yazdığın bir yazıya bir eleştiri geliyor, ‘Ama ben onu yazdığımda çok küçüktüm, şimdi öyle düşünmüyorum ki’ diyemiyorsun. O yüzden yazarı, eski cümleleriyle değil, güncellediği yazılarla…

Navigate