Mart 2020

2 Posts Back Home
Showing all posts made in the month of Mart 2020.

İçimin Derinliğinde Gün Doğdu

Bu giriş paragrafından sonra okuyacağınız yazı, taslakta tuttuğum onlarca içerikten yalnızca biri. Bugün yarım bıraktığım, yayınlamadığım yazıları okurken denk geldim. Neden yayına almadığımı o zaman ki ruh halimle anlayabiliyorum sanırım. Ama bugün, bütün her şeyi aşıp geride bıraktığımdan bir günlük gibi yalnızca okuyup çevirebileceğim bir anı sayfası benim için. Bazen öyle şeyler yaşıyoruz ki  dünya başımıza yıkılmış gibi geliyor. Sanki bir daha hiç iyileşemeyecekmişiz gibi hissediyoruz. Ne garip, bugün evden dışarı adım bile atamayacak durumdayız, gidip o satırları yazan kıza ‘Kendine gel be, bir ay sonra evden çıkamayacaksın psikolojik deli’ desem ne tepki verirdi acaba. Bu satırlar o zaman gerçekten canı yanan ve kabullenmeye çalışan bir kadının cümleleriydi. Bugün, nefret bile etmeyen bir kadının umursamazlığından ibaret.  12 Ocak 2020 – Dipsiz Kuyu Çocukken kendimi yeteri kadar iyi ifade edemediğimi düşünürdüm hep. Sanki anlatmak istediklerimi söylemek hep kötü sonuçlar doğururmuş gibi gelirdi. Belirli bir süre arkadaşlıklarımın sonu hep hüsran doğurmuştu bu…

Şehit Piyade Uzman Onbaşı Mustafa’ya

Mustafa’ya Farkettim ki, istemsizce dua ederken konuşuyorum seninle. Üzüldüğümde ‘Mustafa görüyor musun?’ diyorum, aklımdan geçen ufacık bir şeyde kaldırıp kafamı yukarı bakıyorum. Sanki orada bir yerde konuşabilirmişiz gibi seninle. Sanki eğer istersem yine kahkalarla gülebilirmişiz gibi geliyor. Bazen çok eğleniyorum, utanç kaplıyor içimi. İnsanız işte, acıya bile alışıyor yüreğimiz dimi? Bugün ilk kez seni yazmak istedim. Unutuyor muyum diye korktum çünkü. Kızıyorum kendime, bir şeylerin hep eksik olması gerekiyordu diyorum. Neden aklımdan çıkıp gidiyor,  vefasız mıyım ben, nasıl hayatıma devam edebiliyorum diye sorguluyorum. Bunlar senin gidişinden ziyade benim bir insanı yitirişimi kabullenememem aslında. Nasıl tepki verilir bilmeyişimden. O kadar özel bir yerin varmış ki bende, inan çok üzgünüm. Sana, seni ne kadar çok sevdiğimi yeterince söyleyemediğim için. Sana aslında ne kadar değer verdiğimin kendim bile farkına varamadığım için, çok üzgünüm Mustafa. Birlikte dans ettiğimizde, kahkaha atıp güldüğümüzde bunun değerinin farkında olmadığım için, seninle geçen zamanın lütuf olduğunu anlayamayacak kadar aptal…

Navigate