yazı

4 Posts Back Home

SIFIRDAN EV DÖŞEMEK / TAŞINDIM

Merhabaaa! Geçen onca zamandan sonra ya işimi ya evimi yazabilirim diyerek oturdum bilgisayar başına. Bitmeyen bir taşınma serüveninin ardından kaleme alıyorum bu yazıyı. Malum öğrencilik bitti. 4 sene önce koca bir kamyonla İstanbul’a taşıdığım eşyaların ömrü de. Bu yüzden hazır tek başıma yaşamaya kalkıyorum, güzelde bir eve geçiyorum tüm eşyaları sıfırdan yenileyeyim dedim. Dedim demesine de o işler öyle kolay olmuyor işte. Öğrencilik zamanında kullandığınız eşyaya ya da evinizde bulunan elektroniğin kalitesine aldırmıyorsunuz. Adı üstünde öğrencilik, zaten genel hatlarıyla fakirlik. Bu nedenle ‘işimi görsün yeter’ diyerek oradan buradan topladığınız eşyaları kullanıyorsunuz. Bahçe katından rezidansa.. Mezuniyetin ardından bahçe katından rezidansa bir sıçrama yaptım. Haftanın altı günü zaten çalışıyorum, ee baktım yeni mezun olmuş birine göre mesleğimde iyi de para kazanıyorum bari yaşam kalitem artsın diyerek gözümü diktim yükseklere. Sosyal hayatı falan bırakıp işten çıkınca sadece eve gidip ayaklarımı uzatma isteğimden, bari dışarıya harcayacağım parayı eve harcayayım mantığıyla başladım ev aramaya. Tabi…

FAVORİLER / HAZİRAN 2019

Uzun zamandır favorilerimi listelediğim bir yazı yazmak istiyordum. Ertelemeyi bırakıp en sonunda bilgisayarın başına geçebildim. Bu listede yer alan ürünlerden bir çoğunu uzun zamandır kullanıyor olsam da aralarında ilk kez deneyip bağımlısı olduklarım da var. Youtuber ve diğer bloggerların favori ürünlerini paylaştıkları içerikleri keyifle inceleyen biri olarak kendi favorilerimi listeledim. Üstelik ayın favori kitabına, filmine ve dizisine de yer verdim. İşte Haziran Ayının Favorileri! 1- Belirgin Bukleler 7/24 Şekillendirici Bakım Kremi En en en favori! Saç bakımı benim için her zaman çok zorlayıcı bir süreç oldu. Kıvırcık saçın genel sorunlarının yanında, seneler önce bir hevesle yaptırdığım Brezilya Fönü yüzünden saçlarımın yapısı tamamen bozuldu. Kırılmalar, kopmalar ev en kötüsü de şekil alma sorunu. Buklelerim saçım kuruduktan sonra çok hacimli göründüğü için -ki ben hacimli saç asla sevmiyorum- yatıştırıcı olarak kendimi bildim bileli Elidor’un şekillendirici bakım kremini kullanıyorum. Benim saçlarımın kabarmasını engellediği için yerine bir çok ürün denememe rağmen kullanmaktan vazgeçemedim. Bu…

Gökyüzümde Hayal Kırıklığı

Beklentilerimiz sınırsız, hayallerimiz uçsuz bucaksız.. Öyle öğrettiler çünkü bize, öyle gösterdiler. Gerçekten uzak kurmaca dünyalarda düşlere dalarak masallarla büyüttüler. İzlediğimiz dizilerde fakir diye tasvir ettikleri karakterleri müstakil iki katlı evlerin içinde gösterdiler. Acı yalnızca aşktan doğarmış gibi ayrılığa gözyaşı döken kadınlarla çevrelediler etrafımızı. Daima üç kişilik hikayeleri serdiler önümüze, güzel, saf, paraya asla önem vermeyen bir kadının peşinde koşan iki tane yakışıklı adamla doldurdular akşamlarımızı. Kötüyü hep kötü, iyiyi başına gelen onca şeye rağmen cennete ayak basacak nitelikte betimlediler. Kötü karakterlere hep bir sebep verdiler geçmişlerinde, yaşadıklarının sonucu öyle davrandığını izleyen seyirci anlasın da, hikaye sağlam temeller üzerine kurulsun diye. İyi karakter sanki hiç kötü olmaya sebebi olmamış gibi, yaşadığı her şeye rağmen melekler misali dolanırken etrafta, daima onu her zorluktan çekip çıkaran,gözü kara, cebi dolu baş rollere yer verdiler. Masallarda zaten iyiler hep kazandı, kötüler sonunda cezasını bulup akıllandı. Romanların temelinde her zaman karmaşık aşklar vardı, acı çektiren, düşündüren…

Yazılamayanları Yazma İsteği

Bazen böyle deli gibi yazmak istiyorum. Tam anlamıyla sokak ağzıyla, ne var ne yoksa sayıp dökmek, isim vererek yaşadıklarımı olduğu gibi aktarmaya hasret kalıyorum. Pucca’nın daha sadece blogger olduğu, olan biteni takma isimlerle yazdığı zamanlardan bu yana başına gelenleri tüm yanlışlarına ve baskıcı bir topluma rağmen olduğu gibi kaleme alan bir sürü bloggerla karşılaştım. Özel hayatlarını korkusuzca yansıtıyorlar ya satırlarına bazen gerçekten imreniyorum. Cesaret işi çünkü. Kim ne söyler diye düşünmeden, olduğu gibi her şeyi internet gibi kabus bahçesi bir ortamda yayınlamak baya deli işi. Günlükler öyle değil mesela küfür ede ede içinden geldiği gibi her şeyi yazabiliyorsun. Hani sadece kendine sakladığın sırların, kimsenin bilmediği hiç olmamış saydığın anıların ya da sadece sana özel, seninle alakalı duyguların. Bu insanlar her şeyi, hepsini bire bir döküyorlar bu satırlara, okurken kahkalarla gülüyorsun, şaşırıp kötülüyorsun ama okuyorsun işte. Öyle ya da böyle çekiyorlar seni kendilerine. Bir ara öyle bir şey denemek istemiştim. Hani…

Navigate
Verified by MonsterInsights